KUANTUMLA YAŞAMIN SIRRI

KUANTUMLA Yaşamın Sırrı

    Sizi bekleyen, bir sonraki soluğunuzdan daha yakın, bir sonraki kalp atışınızdan daha hayati, zorlu bir sır var… Bunu bir kere kavradığınızda, hayatınız, mümkün olduğunu düşündüklerinizin ışık yılları ötesindeki mucizelere açılacaktır. Sağlığa, başarıya, keyfe ve huzura açılan ve bir sır var karşınızda. Bu sırrı açığa vuracak ve derinliklerindeki hareketle kendinizin, ailenizin, arkadaşlarınızın hayatlarını zenginleştireceğinizi gösterecektir. İşte bu sırrın adı Kuantum…

Kuantum, yüzyılın en büyük mucizelerinden biridir. Üniversite yıllarımda kuantum fiziğiyle tanışıp, yıllar sonra fiziğin bu dalını kuantum felsefesiyle harmanlayıp en nihayetinde kuantum düşünce tekniği ’ne ulaşmayı başardım. Fakat asıl başarı, bu tekniği yaşamınıza uyarladığınızda ortaya çıkıyor.

Mucizevi bir dünyada yaşıyorsunuz. Gerçekte etrafınızda mükemmel şeyler oluyor ve siz de bu mükemmelliği tüm yaptıklarınız ve elde etmek istedikleriniz için kullanabilirsiniz. Şimdiye dek arzularınızın elde edilemez olduğunu düşündüyseniz, bilin ki güç ve enerjiden oluşan evren rüyalarınızı gerçekleştirmek için size yardım etmeyi bekliyor.

Kuantum dünyasının doğası da güçle ve sınırsız sayıda olmakla çarpar. Siz dünyanın işleyişi içinde titreşen bir güç; hem kendinizin, hem de tüm insanlığın kaderini yönlendiren yaratıcı bilinçsiniz. İçinizdeki bu kozmik enerjinin kontrolünü elinize aldığınızda mutluluk, başarı ve inanç ötesi değer yaratmanızı sağlayacak bir kaynak olan Kuantum Yasalarına göre kendinizi düzenlersiniz.

Kuantum kelimesi Latincede ‘tanecik’, kuantum olaylarında ise ‘parçacık’ anlamındadır.Kuantumun gizemlerle dolu dünyasını tam anlamıyla keşfedebilmek için öncelikle önce atomu anlamamız gerekiyor. Atom altı dünyasının nesnelerine yani atomdan küçük nesnelere parçacık deniyor. Bizim gerçekte ‘yaşam’ dediğimiz; beynimizde düşünce parçacıklarının oluşması ve bu parçacıkların bizim bedenimizi yönetmesi anlamına gelir. Bizim düşüncemizi yönetmemiz de aslında düşüncemizi oluşturan o küçük parçacıkların yönetilmesi demektir. Bu ise bizim bütün bir düşünceyi kontrol edebilmemize oranla çok daha kolay olmalı. Çünkü bu düşünce parçacıkları enerji miktarı olarak baktığımda düşüncenin tamamına göre çok daha küçüktür. O zaman biz, kuantum fiziğininyasalarını kullanıp bu düşünce parçacıklarının ortaya çıkışını, gelişimini ve çözümünü kontrol edebilirim.

Bir olay ya da konu hakkındaki özellikle olumsuz ve rahatsız edici, istemediğimiz düşünceleri ayıklayıp dönüştürebilir, onun yerine istediğim olumlu ve yapıcı düşünceleri öne çıkarabiliriz. O düşünce bloklarımız da doğrudan yaşamımıza ait düşünceleri, kararları, eylemleri kısaca her şeyi kapsar.

İşte çalışmalarımızda yaptığımız olumlama, inanç ve niyet cümleleri ile yapılan tam da budur. Eğer zihnimizden geçen düşünceler aslında küçük elektronik sinyallerden meydana gelen enerjiyse, bizim düşüncelerimiz aslında sadece küçük enerji formlarıdır ve onlar kontrol edilip yönetilebilir. Bu formların frekansını ise onun içeriği yani olumlu olması belirliyor. Olumsuz düşüncelerden kurtularak bu küçük enerji formlarının frekansını yükseltebiliriz. Bir anlamda sadece düşüncelerimin frekansını yani niteliğini değiştirerek mutlu olma kapasitemizi artırabiliriz.

Kuantum düşünce yüksek seviye bir düşünce şeklidir. Alt seviye düşünce teknikleri kendisini tekrar eden, enerji seviyeleri daha düşük ve etkisiz düşünce şekilleridir. Var olanı değiştirme ve biçimlendirmeye yetecek kadar etkili güçlere sahip değillerdir. Daha çok sıkıntılı, belirsiz hayaller şeklinde sürer ve belli bir sistemde ilerlemez. İşleyiş sıraları düzensizdir. Kuantum düşünce; güçlü, etkili ve yüksek ibrede düşünce şeklidir. Yüksek bir bilinç düzeyi gerektirir, farklı oluşum ve tekniklerle yükseltilir. İnsan bu düzeye eriştiğinde güce ve yüksek bir bilinç düzeyine erişir. Bu düzeyde insan sadece kendi hayatını değil, çevresindekilerin de hayatını etkileyebilir.

      Kuantum düşüncenin yüksek seviyesini sıradan hayatlarımıza nasıl yansıtabiliriz?

Öncelikli olarak aklınızdaki düşünce kalabalığına durup bir de uzaktan bakmanız gerekiyor. Çünkü o düşünce kalabalığı her türlü temiz ve aydınlık düşünceyi engelleyecek kadar kötü frekans saçmaktadır. İşte bu kötü frekans zincirinden öncelikle onları görecek ve var olduklarını kabul ederek arınabiliriz.

           Bu düşünce zincirini kırmak ilk hedefimiz olmalıdır.

           Kötü düşünce, birincil düşmandır. Vesvese, birincil düşmandır.

Ya yapamazsam? Ya istediğim gibi gitmezse? Ya kötü sonu elde edersem? Ya yanlış anlaşılırsam? Bu düşünce tarzları zehirlidir. Sizi hayattaki hedeflerinize ulaştırmakla kalmaz, hayatınızda iyi olan şeylerinde önünde set oluşturur. Negatif enerji bir virüs gibidir. Yaşamınızı sarar ve sizi dibe çekmeye başlar.

Mutluluğa, bolluğa, berekete, sevgiye, aşka, sağlığa ve güzelliklere sahip olabilmeniz için öncelikle aklınızdaki kötü düşünce zincirini kırmanız gerekmektedir. İşte bunun yolu da Kuantum düşünce tekniği yöntemlerinden geçer.

Bilgiye çok çabuk erişip, farklı bir çağ olan aydınlanma çağındayız. Son zamanlarda Kuantumkelimesi çok fazla telaffuz edilip, anlamını içermeyen yerlerde kullanılır olduysa da, bilimsel bir teknik olup,  yöntemleriyle kişilerin yaşamlarını kontrol altına almalarını sağlar. Eğer ki siz bu teknikleri uygulamıyorsanız bu Kuantum düşünce tekniğinin yok olduğu anlamına gelmez. Şöyle düşünün; odanızdaki ampulleri yakacak olan elektrik düğmesine basmazsanız karanlıkta oturursunuz. Fakat sizin o düğmelere basmayıp elektriği yakmamış olmanız o hatta elektrik olmadığı ve başka birinin düğmeye bastığı anda ampulün yanmayacağı anlamına gelmez. Dolayısıyla bu yasa var… Kullandığınızda yaşamınızda mucizelere yelken açarsınız, kullanmadığınızda ise akıntıya kapılıp gidersiniz… Ampulü yakıp yakmama kararı size ait… Yaşamınızın efendisi olma kararını vermekte… Unutmayın; düşünceleriniz yok olmuyor ve evrende dalgalar halinde yayılıyor. Düşüncelerimiz duygularımızı, duygularımız davranışlarımızı, davranışlarımız alışkanlıklarımızı, alışkanlıklarımız karakterimizi, karakterimiz de kaderimizi belirler. Eğer bizler, hayatlarımızda değişim ve gelişim göstermek istiyorsak, düşüncelerimizin kontrolünü elimize alarak kaderimizi şekillendirecek kadar güçlü varlıklarız.

Kuantum Felsefesi bize ‘Senin düşüncelerin aslında tüm hayatını yaratıyor. O düşüncelerle hayatını ya cennete ya cehenneme çeviriyorsun. O zaman bu düşünceleri doğru bir düzene koyalım yani bir anlamda nasıl düşünmemiz gerektiğini öğrenelim ’diyor.

Biraz sabır, eğitim ve çalışma ile bu başarılabilir…

   Neslihan Lafçıoğlu Bozman

   Kuantum Koçu